İdlib'in yerel yardım kuruluşları, Down sendromu hakkında toplumsal farkındalık oluşturmak, bireylerin ayrımcılık ve olumsuz tutumlara maruz kalmasını önlemek için 4 yıl önce "Beyaz Kalpler" adlı merkezi kurdu.
STK’ler bu merkezde Down sendromlu çocuklara konuşma becerilerini geliştirip çeşitli fizyoterapilerle günlük yaşam becerileri kazandırmak için çalışmalar yürütüyor ve bu çocukların hayatlarını sürdürmelerine destek oluyor.
Merkez, ilk açılış döneminde az sayıda Down sendromlu çocuğa sahip ailenin gelmesine rağmen şu anda 60 kişiye hizmet veriyor.
Beyaz Kalpler Merkezi sorumlusu Ahmed Bekkur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, merkezin en büyük amacının çocukları eğitip donatarak sosyalleşmelerini sağlamak olduğunu söyledi.
Yerel STK'lerden Şarek Vakfının ve Suriye Çalışmaları Merkezinin yaptığı araştırma sonucunda Suriye'nin kuzeybatısında 807 Down sendromlu çocuğun yaşadığını belirten Bekkur, "Suriye'nin kuzeybatısında Down sendromlu çocukların yüzde 90'dan fazlası yardımdan mahrum." dedi.
STK'lerin 3 ile 15 yaş arası Down sendromlu çocuklara ve ailelerine umut ışığı tuttuğunu ifade eden Bekkur, "Merkezde Down sendromlu çocuklara bakım hizmetinin yanı sıra psikolojik destek, konuşma terapisi, fizyoterapi, okul eğitimi ve yaşam becerileri öğretiliyor." diye konuştu.
Başta savaş olmak üzere finansal kaynak eksikliği ve toplumun bakış açısı gibi zorluklarla başa çıkmaya çalıştıklarını söyleyen Bekkur, "Bu sebeplerden dolayı gelişemiyoruz ve çalışma alanımızı genişletemiyoruz." ifadesini kullandı.
Merkezin fizyoterapi cihazlarına ihtiyaç duyduğunu aktaran Bekkur, "Bu çocuklar eğitim görürse üretken olur, verimli işler yapabilir, aileleri ve toplumları için fayda sağlayabilirler." dedi.
Beyaz Kalpler merkezinde 3 yıldır öğretmenlik yapan Duaa al-Hatib, tespitlerini şöyle sıraladı:
"Çocuklar ilk geldiklerinde yaşam becerileri konusunda yetersizdi. Önce kişisel hijyen, günlük yaşamda temel görevleri yerine getirme ve öz güven konularında derslerle başladık. Down sendromlu çocukların yaşadığı en büyük sorun kendilerine olan toplumsal farkındalık eksikliği. Aile ve toplum bu çocuklara yeterli ilgiyi göstermiyor. Bazen zorbalık ediyor. Çocuklar kendi aralarında uyum sağlamakta zorlandığı için kardeşleriyle bile uyum sağlamıyor."
Engelli bireylere karşı sevgi ve saygı dolu bir tutum sergilenmesi çağrısında bulunan Hatib, "Onlar da hayatını yaşayabilmeli. Bu şansı yakalamaları için çocukları güçlendirmeye ve topluma kazandırmaya çalışıyoruz. Engelli bireyler topluma katkıda bulunan üyeler olabilirler." şeklinde konuştu.